İsmail Saymaz‘ın Nüfus Ticareti Haberine Gazeteci Veyis Ateş’ten Tepki!
İsmail Saymaz‘ın nüfus ticareti haberine gazeteci Veyis Ateş’ten tepki geldi.

İsmail Saymaz‘ın nüfus ticareti haberine gazeteci Veyis Ateş’ten tepki geldi.
İsmail Saymaz‘ın nüfus ticareti haberine gazeteci Veyis Ateş’ten tepki geldi. Ateş Twitter’dan yaptığı açıklamalarla Saymaz’a açıklamalarımın tamamını yayınlama çağrısında bulundu:
Veyis Ateş'in açıklamaları:
"Kıymetli kamuoyuna saygıyla; "Kısa bir aranın ardından" tekrar huzurlarınızdayım. :) Gazeteci İsmail Saymaz'ın Sözcü Gazetesi'ndeki bugünkü köşe yazısını sanırım okumuşsunuzdur. Daha önceki Halk TV yayınında da söylemiştim."
Yan komşularım' bile bana bir şey sormadan koştura koştura aleyhimde yazarken, İsmail beni arayıp "Ben de yazacağım. Eklemek istediğin bir şey var mı?" diye sorması namuslu bir gazetecilik duruşu gösterdiği için bende ki yeri ayrıdır, görüşlerimizin farklılığına rağmen...
Bugünkü köşe yazısını yazarken de yine aynı duruşu gösterdi ve görüşlerimi sordu. Ben de mesaj üzerinden görüşlerimi yazdım. Sanırım yeri dar olduğu için cevabımın tamamını yayınlayamamış, canı sağ olsun hepsini birazdan yayınlayacağım.
Ancak..."Soylu gidince rafdan indi." demek/yazmak başta yüce Türk adaletine ve onun kıymetli mensuplarına yapılacak en büyük haksızlıktır. Türk yargısı 100 yaşındaki Cumhuriyetimizin güzide kurumlarının başında gelir. Kişiler üzerinden değil kanun ve vicdan üzerinden karar verir.
Bu arada, hakkımdaki iftiralarla ilgili konu benim için kişisel olarak tamamen kapanmıştır. Hakkımdaki iftiraları atanlara dünya/ahiret haklarım helaldir. Ancak bu işin bir de adalet boyutu var ve yargı önünde hesaplaşmadan da bu defterin kapanmaması gerekir.
Fark edileceği üzere uzun zamandır -validemin vefat duyurusu dışında- sosyal mecralarda herhangi bir konuda kanaât izhar etmiyorum, etmeyecektim de...
Zira rahmetli "Üzeyir Abi"nin de dediği gibi "Bir ara (bu iftiralar hakkında) çok konuştum. Bir faydasını göremedim. Bırak(mış)tım. Ama İsmail Saymaz'ın yazısı üzerine bunları da yazmam icap ederdi.
Hülâsa-i kelâm sözlerim bundan ibarettir.İsmail Saymaz'a verdiğim ama yeri dar olduğu için yayınlayamadığı cevabı yazımın tamamını da birazdan paylaşacağım.Aziz Türk milletine saygılarımla...
Veyis ATEŞ
Veyis Ateş'in ifadelerinin devamı şu şekilde:
Sevgili İsmail;Hakkımdaki asılsız ve temelsiz söylentilere dayanan iddianan ile ilgili görüşümü almak istediğin için teşekkür ederim. İyi ki adil gazeteciler var; iddianın iki tarafına da soruyor ve tarafsz olmaya çalışan gazeteciler...
İlk günden bu yana "Hepsi yalan, tamami kurmaca" diyorum. Malum dijital çağda yaşıyoruz. Uydurma, yalan, şantaj, montaj isteyen herkesin kolayca "işini gördüğü" bir dönem...
Kimsenin haksızlıkla, iftirayla yüz yüze gelmemesini, hele mahkemelerde, hele de suç makinesi haline gelmiş isimlere karşı, haklı olduğunu ispat etmeye mecbur bırakılacağı bir sınavdan geçmemesini dilerim.
Davanın açılmış olması benim açımdan iyi oldu. Bu haksız itham ve iftirayı mahkemede anlatmam açısından da bir fırsat oldu.
Bu durum, tamamen mesleki çekememezlik ve benimle ilgili problemleri olan sözüm ona “gazetecilerin” bana sormadan bu iftirayı kamuoyuna yayarak yıpratma amaçlı bir operasyonudur.
İsterdim ki Türkiye’den kaçmış, bir çok suçtan aranması olan birinin haksız, ithamları karşısında hemen yan odada bulunan “kişilerin” beni arayıp “S.B.Korkmaz, bize bir şeyler söyledi. Bunları köşemizde yazacağız, sen de bir şey söylemek ister misin?” diye sormalarını bekledim.
Bu soruları sormadan aleyhime yazdıkları yazılar beni yeteri kadar üzdü, yıprattı. Amaçları gerçeğin ortaya çıkması olan, benimle o güne kadar bir çay içmişliği dahi olmayan İsmail Saymaz'ın soru cevap verme hakkı tanınması kadar bir anlayış içerisinde olmamaları beni üzdü.
Hakkımda suç duyurusunda bulunanların arkasına baktığınızda, her ne kadar siyasi parti olarak görünse de bir örgütün temsilcileri oldukları belli.. Burada şu konulara girmek istemiyorum.
Hedef ben değildim, hedef siyasi bir hesaplaşmaydı, ben haksız ithamlara maruz kaldım vs...” Mahkemede ne kadar haksız bir durum olduğu ve asıl gidip benim aleyhime “meslektaşım” olarak konuşan kişilerin deşifre olması adına da bir fırsat olmuş olacak..
Meslek hayatım boyunca toplumun her kesiminden görüşlere yer vermeye gayret ettim, adil davranmaya çaba sarfettim. Memleketin zor günlerinin tamamında canımı dişime takıp Hak’tan, memlekettten yana oldum.
Sınır içinde ve ötesinde kahraman ordumuzun harekatlarını vatandaşlarımıza yansıtmak için ter döktüm. O dönemde de bundan rahatsız olan terör örgütü övücüleri bugün de görüyorum ki en ön safta bana saldırıyorlar. Bu hesaplaşmayı bir de bu açıdan kamuoyunun takdirine sunuyorum.
Jandarma ve Polis kriminal raporlarında da kayıtların gerçek olmadığı belirtilmiş sadece adli tıp raporunda tespit edilemediği belirtilmiştir. Savcılığın dava açmış olmasından açıkçası çok mutluyum.
Jandarma ve Polis kriminal raporlarında da kayıtların gerçek olmadığı belirtilmiş sadece adli tıp raporunda tespit edilemediği belirtilmiştir.
Senden ricam tüm açıklamamı yayınlaman. Tekraren teşekkür ederim. Sen adalet sahibi bir gazetecisin.
Bu mesajlarımı okuyan-okumayan, dua eden-küfreden, seven-sevmeyen, sempatik-antipatik bulan herkeSler... Hepinize iyi bir hafta, sağlık ve huzurla geçireceğiniz güzel bir ömür dilerim.