Nuri Bilge Ceylan ''Zeki Demirkubuz'' ile ilgili son kez konuştu
Nuri Bilge Ceylan'dan Zeki Demirkubuz'a son söz: Hiçbir kanıtı olmayan bir sürü hayal ürünü iddiayla uğraşmak kolay değilmiş

Nuri Bilge Ceylan'dan Zeki Demirkubuz'a son söz: Hiçbir kanıtı olmayan bir sürü hayal ürünü iddiayla uğraşmak kolay değilmiş
Bir dönem iki yakın arkadaş olan Türk sinemasının iki önemli yönetmeni Nuri Bilge Ceylan ile Zeki Demirkubuz'un uzun yıllardır süren küslüğü 2023'ün son günlerine damgasını vuran polemikle yeniden gündeme geldi.
Zeki Demirkubuz'un televizyon yayınında, Nuri Bilge Ceylan hakkında söylediği zehir zemberek sözlere, Ceylan'ın X (Twitter) platformundaki üç yıllık mesaj yazmama orucunu bozarak yanıt vermesi, arkasından Demirkubuz'dan tekrar bir yorum şeklinde polemik devam etti.
Karşılıklı açıklamada son sözü şimdilik Nuri Bilge Ceylan söyledi. X üzerinden uzun bir mesaj paylaşan ünlü yönetmen, sözlerine "Bir algı oluşturmaya yönelik hiçbir kanıtı olmayan bir sürü hayal ürünü iddiayla uğraşmak kolay değilmiş" ifadesiyle başladı.
"Ama 2006 yılında Antalya’daki törene 40 derece ateşle geldiğimi, sağlık nedeniyle bayıldığımı bildiğin ve o dönemde bunu bütün gazeteler yazdığı halde hala öyle şeyler söyleyebilmen inanılmaz" diyen Ceylan, açıklamasına şöyle devam etti:
"Her zaman yaptığın gibi 'madem böyle bir algı oluşmuş, öyleyse bundan yararlanayım' şeklinde düşünüyorsun. Tıpkı filmi bile seyretmeden yaptığın suçlamalar gibi. O senaryonun üzerinde sadece benim değil üç kişinin aylar süren alın teri ve emeği var. Birkaç kişi şöyle dedi böyle dedi diye seyretmek zahmetine bile katlanmadan bir filme kara çalmak, ona emek veren insanların onuruyla oynamak bu kadar kolay olmamalı.
2008 Altın Portakal’da Baba filmini izlemediğimi söylediğimi, bunu TV’de seyrettiğini belirtmişsin. Bu doğru değil. Baba filmini seyrettiğimi ve çok sevdiğimi daha dünya prömiyeri sonrasında Cannes’daki basın toplantısında söyledim. Soruyu da Atilla Dorsay sormuştu hatta. Cannes sitesinde podcastini bulabilirsin."
"FİLMLERİMİN HİÇBİRİNDE SANA YAPILMIŞ BİR GÖNDERME YOK"
"Filmlerimin hiçbirinde hiçbir şekilde sana yapılmış bir gönderme yok. Filmlerimi böyle şeylerle kirletmek istemem. Ama yine de Kış Uykusu filminde Nihal’in Aydın’a söylediği küçük bir repliğin senin de içinde olduğun belli bir tipolojiyi iyi tarif ettiğini düşündüğümü inkar edemem. Vicdan, ahlak, ideal, ilkeli olma, yaşamın amacı… bu sözler ağzından hiç eksilmedi. Birini küçük düşürmek, incitmek, karalamak istediğin zaman hep böyle sözler söylersin. Ama bence, bir insan bu kelimeleri bu kadar fazla kullanıyorsa esas ondan şüphe etmek lazım…”
Ceylan, mesajını şöyle bitirdi:
"Daha birçok şey yazdım, sildim, vazgeçtim. 'Bir insanın karakteri onun yazgısıdır' demiş Herakleitos. Yapacak bir şey yok. Kendimin ve çevremdeki insanların huzurunu daha fazla kaçırmayacağım. Ve bundan sonra da bir şey yazmayacağım. Böyle bir gereklilik doğarsa da buna mahkeme yoluyla devam ederim. Seni kendi gerçeğinle başbaşa bırakıyorum. Gördüğüm kadarıyla bu ceza sana zaten yetiyor. Herkese kavgasız dövüşsüz bir yeni yıl dilerim."
NURİ BİLGE CEYLAN İLE ZEKİ DEMİRKUBUZ ARASINDA NE OLMUŞTU?
Habertürk televizyonunda konuşan Demirkubuz, 2006 yılında Kader adlı filminin Antalya Film Festivali’nde En İyi Film ödülünü aldığı törende Nuri Bilge Ceylan’ın bayıldığını hatırlatarak şöyle konuşmuştu:
"Hiçbir zaman söylendiği gibi çok yakın arkadaş değildik. Aç kalsam ekmek parası isteyeceğim biri değildi. Ama işte Semih Kaplanoğlu gibi ya da başka arkadaşlar gibi görüştüğüm bir arkadaştı. Ama ben midem bulanınca uzaklaştım ama ilişkimiz kopmadı."
"İklimler’in kurgusu sırasında çok çiğ bir hareket yaptı. O onu çekti, ben Kader’i çektim" diyen Demirkubuz, şunları anlatmıştı:
"O sene kader ağlarını Antalya Film Festivali’nde ördü; En İyi Film ödülünü 300 bin liraya çıkardılar. 230 bin dolar. Dünyada eşi yok. Ödül töreninin açıklanacağı gün otelin lobisinde otururken bu geldi, böyle havalı havalı gevrek gevrek… Jüride de Cannes’dan bir lavuk var, bunun bir arkadaşı. Hatta orada bunun esprisi oldu, herhalde sinyal aldı bu ondan keyfi yerinde diye. Benimle de konuşuyor, geldi masamıza oturdu, sohbet ettik.
Aynı akşam bunlar geldi yapımcısı, karısı, kendisi, tören sırasında önümüze oturdular, hiç konuşmadılar benimle… Ebru iki gün önce Kader’i izleyince allak bullak olduğunu söyledi, aramız iyiydi. Neyse geldiler, konuşmuyor. Arkasından seslendim de, bakmadı bile. Neyse vardır bir derdi dedim. İki tane ödül aldı, çıktı acayip küskün falan.
Sonra her şeyin üstüne yemin ediyorum bir tane bile Kader’e şey yok… Bizim zaten bir beklentimiz de kalmadı. Tam böyle en iyi film ödülü açıklanmadan önce bu pat bayıldı. Gitti kaldırdılar, hatta ben de yardım etmeye çalıştım."